Platon, Sokratik bilgi teorisini değiştirmeden kabul etti – ona göre bilgi ne algı, ne inanç, ne de kanaattir. Tüm bilgi kavramlar yoluyla bilgidir. Kavramlar, tanımlarla özdeş olduğu için sabit olmakta, kişiden kişiye değişmemekte, görüş, algı ya da inanç değişebilmektedir. Yani kavramlar bize nesnel bilgi verir. “Bilgi akıl üzerine kuruludur ve akıl, kavramlar fakültesidir.”
Sokrates için kavramlar zihinseldi. Bunlar, bir dizi belirli şey hakkında düşünmemize yardımcı olur. Tanımlardan başka bir şey olmayan kavramlar, düşüncede yalnızca düzenleyici bir değere sahiptir, der Sokrates. İnsan olup olmadığını anlamak için herhangi bir hayvanı insanın tanımıyla karşılaştırırız. Platon, Sokrates’in bu öğretisi üzerine, kendisine ait yeni ve tamamen Sokratik olmayan bir metafizik inşa eder. Stace, Sokratik bilgi teorisini gerçekliğin doğası teorisine dönüştürdüğünü söylüyor. B. Russell’ın belirttiği gibi, “Ancak, Platon’un öğretisinde, seleflerine kadar izlenemeyen çok önemli bir şey vardır ve bu, fikirler veya biçimler teorisidir.”
Platon’un felsefesi sadece Sokrates’ten değil, aynı zamanda Pisagor, Parmenides ve Herakleitos’un felsefi bakış açısından da etkilenmiştir. B. Russell’ın ifadesiyle – Platon, dinsel eğilimi, ölümsüzlüğe olan inancı, uhreviliği, matematiğe olan saygısını ve ayrıca mağara benzetmesine dahil olan Pisagor’dan türetmiştir. Parminides’ten, gerçekliğin ebedi olduğu ve tüm değişikliklerin yanılsama olması gerektiği inancını türetmiştir.
İdealar Kuramı Nedir?
Herakleitos’tan, duyulur dünyada kalıcı hiçbir şeyin olmadığı yönündeki olumsuz doktrini türetmiştir. Platon, tüm bunların birleşiminden, en önemli kısmı duyu-deneyiminin bize bilgi vermediği kendi felsefe sistemini kurdu. İlim ancak akıl ile elde edilir. Onun bilgi teorisi, İdealar Kuramı temelinde yatmaktadır. Platon’un Fikirler veya Formlar Teorisi kısmen mantıksal ve kısmen metafiziktir. Mantıksal kısım, genel kelimelerin anlamlarıyla ilgilenir. Bazılarına “kedi” adı verilen birçok hayvan vardır. ‘Kedi’ ile ne demek istiyoruz? ‘Kedi’ kelimesi, her bir kediden farklı bir şey anlamına gelir. Bir hayvan, kediliğin ortak ve temel karakterine sahip olduğu için kedidir. Dil, bu veya şu belirli şeyi değil, farklı sınıftaki şeyleri ifade etmek için bu genel kelimelere (kedi gibi) ihtiyaç duyar. Bir Fikir, bu sınıf-öz anlamına gelir. Bu genel kelime, belirli bir kedi doğduğunda doğmaz ve öldüğünde ölmez.
Aslında uzay ve zamanda değildir, ebedidir. Doktrinin bu mantıksal kısmı, ‘kedi’ kelimesinin belirli bir ideal kedi anlamına geldiği, Tanrı’nın yarattığı “kedi” ve benzersiz-özel kedilerin ‘kedi’nin kopyaları olduğu teorisini ele alan metafizik kısımdan bağımsızdır. Ayrıntıların çok olmasının tek nedeni bu kusurluluktur. Kedi gerçektir, belirli kediler görünüşlerdir. Devlet’in bu son kitabında Platon, İdealar Kuramı çok açık bir şekilde açıklıyor. Burada Platon, bir dizi bireyin ortak bir isme sahip olduğu her yerde, aynı zamanda ortak bir “fikir” veya “biçim”e de sahip olduklarını açıklar. Örneğin, birçok tablo olmasına rağmen, bir tablonun yalnızca bir “düşüncesi” veya “biçimi” vardır. Bir masanın aynadaki yansımasının sadece zahiri olması ve ‘gerçek’ olmaması gibi, çeşitli özel ‘masalar’ da gerçek değildir, tek gerçek masa olan ve Tanrı tarafından yapılmış olan ‘fikir’ Tablosunun yalnızca kopyalarıdır.
Tanrı tarafından yapılan bu tek masa hakkında bilgi olabilir, ancak marangozlar tarafından yapılan birçok masa hakkında sadece görüş olabilir. Bir filozof gerçeği, nihai gerçeği ya da Platon’un dilinde İdea’yı ya da Biçimi ya da Evrensel’i bilmek ister. Sıradan insan sadece görünüşü bilmek ister. Platon’un İdealar Kuramı, teorisinin kavramların nesnelliği teorisi olması anlamında benzersizdir. Örneğin “insan” kavramının yalnızca zihindeki bir fikir değil, zihnin dışında ve zihinden bağımsız, kendine ait bir gerçekliği olan bir şey olması – Platon felsefesinin özü budur.
Dolayısıyla Platon hem İdealist hem de Realisttir. Platon, yalnızca Fikirlerin gerçek olması ve başka hiçbir şeyin gerçek olmaması anlamında bir İdealisttir. Fikirler yalnızca vardır. Ancak Platon da bir realisttir, şu anlamda, Fikirler bu varoluş için insan zihnine bağlı değildir, kendi kendine var olurlar. Platon’un İdealar Kuramı, kavramların nesnelliği teorisidir.
Bu Yazıya Tepkin Ne Oldu ?